Ziraat Fakültesi profesörü Imer Rusinovci, Kosova'da üretilebilecek ürünlerin ithalatının kabul edilemez olduğunu belirtti.
Ona göre, son 25 yılda ülkede yerli üretim yetersizliği yaşanıyor, bunun sonucunda da ithalat artıyor.
Mısırın ithalatın azalmasını etkileyebilecek ana ürünlerden biri olduğunu ancak geçen yıl mısırda hiç üretim yapılmadığını sözlerine ekledi.
"Göstergeler olmalı, sahada ölçüm rakamları olmalı. Bu konuyu, özellikle altyapıda, birincil, ikincil, üçüncül sulama sistemlerinin sağlamlaştırılmasında veya Ibër-Lepec'teki birçok kanalın, Radonić sisteminin vb. onarımında uygun tarım politikalarıyla kesin olarak değiştirmeliyiz. Çünkü bu yıl mısır üretimiyle ilgili ne yapıldığına bakıldığında mısır üretimimiz olmadı. Mısır ekonomik kalkınmanın anahtarıdır; sütünüz yok, etiniz yok, yumurtanız yok, et, süt vb. yan ürünleriniz yok. İthalatımızın bu kadar fazla olmasının nedeni de bu” dedi.
Ayrıca tarımın şu anda mevcut durumunun rehabilite edilmesi ve iyileştirilmesi gerektiğini düşündü.
"Demagog gibi konuşursak, tarımın ithalatı sıfıra düşebilir dersek yalan olur. Burada pirinç yapılmıyor, narenciye yapılmıyor, yani satın alınması gerekiyor ama tarımsal-ekolojik koşullarımıza uygun stratejik ürünlerin baş döndürücü ithalatına sahip olmak bizim için, kurum için, çiftçi için, hem kurum hem de çiftçi için baş döndürücü bir durum. gerekçelendirilemez. Tarımın mevcut bu durumunun onarılması ve iyileştirilmesi gerekiyor" diye konuştu.
Selimi: Oy satın almak için her zaman sübvansiyonlar verildi
Tarım sektörü uzmanı Fatmir Selimi, tarımda sübvansiyonların her zaman oy satın alma amacıyla verildiğini söyledi.
"Zamanında Seçimler" programında Tarım Bakanlığı'nın geliştirdiği programın kendisine göre olması gerektiği gibi kalkınmaya yönelik değil sosyal bir program olduğunu söyledi.
"İki tür yardımımız var; sübvansiyonlar ve hibeler. Çoğu durumda sübvansiyonlar, sadece bu hükümet tarafından değil, tüm hükümetler tarafından oy satın almak için kullanıldı, kalkınma amacıyla kullanılmadı. Çok güzel iş çıkaran çiftçilere farklı şekillerde yardımcı oldular ancak çeşitli sübvansiyonların miktar olarak değerlendirilmesi ve belirlenmesi, herhangi bir ekonomik analiz yapılmadan miktarın nerede arttığı, miktarın neden arttığı ve ne kadar etkileneceği. Kalkınma ekonomik değil siyasi temelde yapıldı" diye vurguladı Selimi.
Ona göre bu durum bazı durumlarda olumsuz etki yarattı.
Selimi, "Bu durum, arazi sahibi olan ve arazi desteği alan tembel insanlar yarattı, burayı birilerine kiraladılar, kiralayan ve üreten de desteği almıyor ama arazi sahibi alıyor" dedi. Bakanlığın bu vakaları kontrol edip tespit edemediğini de sözlerine ekledi.
Tahiri: 2021'den itibaren tarım iyi yönde hareket etmeye başladı
Kosova Çiftçiler Birliği'nden Tahir Tahiri, 2021'den bugüne kadar olan süreç incelendiğinde tarımın iyi yönde hareket etmeye başladığının görüldüğünü söyledi.
Çarşamba günü "Zamanında Seçimler" programında Tahiri, sübvansiyonların artması, ihracat ve yolsuzluğun durdurulmasının bu hareketi etkileyen faktörlerden bazıları olduğunu söyledi.
Bu alanla ilgili hükümet programları varsa bunların geriye gitmemesi için gelecekte de hayata geçirilmesini umduğunu sözlerine ekledi.
"2021'den bugüne kadar olan bu dönemi nihayet bir şeylerin başladığını kabul etmezsek doğru yapmış olmayız. Sendika olarak bu şeylere sahada dokunuyoruz. Sübvansiyonların artması, ihracat, ardından yolsuzluğun durması bu 4 yılda tarımı ileriye taşıyan faktörler oldu. Yani bir hareket var ve eğer devam ederse umut vericidir, eğer hükümetlerin gelecekte uygulayacaklarını umduğumuz programları varsa, bu iyilik için devam etmek için küçük bir başlangıç temelidir. 20 yıl öncesine gitmiyoruz. Bu ilk adım başladığı gibi devam ederse sendika olarak tarımda değişim olacağı konusunda umutluyuz ve iyimseriz, aksi takdirde çok kötü durumdayız" dedi.